İbadet İçin Özel Bir Zaman

İbadet, hayatımın önemli bir parçasıdır. Haftanın her günü Tanrı için yaşamak istiyorum ve O’nu, yaptığım her şeyde benimle birlikte olmaya davet ediyorum. Fakat haftam hayatımı kazanmak ve gündelik işleri yapmakla dolu. Gündelik işler beni çok meşgul eder ve en önemli şeyi yapmaktan alıkoyar.
Bu nedenle Kutsal Kitap’ın incelemeye davet ettiği yedinci gün olan Sebt Günü’nde (Şabat) dinlenmek benim için çok önemlidir. Benim için neden çok önemli olduğunu açıklamama izin verin.

Sevginin İfadesi

Sebt Günü’nün güzelliğini, İsa’nın ona verdiği anlamı paylaşarak açıklamak en kolayıdır. “Beni seviyorsanız, buyruklarımı yerine getirirsiniz.” (Yuhanna 14:15) demişti. Buyrukların ilk dördünün Tanrı’ya olan sevgimizle ve son altısının başkasına olan sevgimizle ilgili olduğunu açıkladı (Matta 23: 37-40). Öyleyse buyurulduğu gibi, İsa’ya olan sevgimden dolayı Yedinci Gün Sebt’ine uyuyorum.
İlginçtir ki, dördüncü emir, neden onu kutsal tutmak için hatırlatıldığımız konusunda açıklama içeren tek buyruktur: “Çünkü ben, RAB yeri göğü, denizi ve bütün canlıları altı günde yarattım, yedinci gün dinlendim” (Çıkış 20: 8-11). Çok özel bir şekilde, Sebt Günü’nü tutmak Yaratılış’ın bir anıtıdır ve O’nu Yaratıcı olarak kabul etmemin bir “belirtisidir” (Çıkış 31:17). “Şabat Günü’nü kutsal sayarak anımsadığım” her an, hayatımı elinde tutan Kişi’yi onurlandırıyorum.
Tıpkı yıldönümlerinin, bize en yakın olanlara verdiğimiz sevgiyi kutlayan anıtlar olması gibi, yedinci gün Sebt’ini onurlandırmak, sadece sevgimi Yaratıcım’a ifade etmek için özel bir an sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda O’na daha yakın olmak ve O’nu daha çok sevmek için haftalık bir fırsat haline geliyor.

Tanrı ile Bir Zaman

Yani, İsa Sebt Günü’nün anlamını açıklarken, Yaratılış’a, dünyanın başlangıcına dek geriye uzanıyordu. Tanrı, doğanın harikalarını, hayvan krallığını ve ilk insanları yarattıktan sonra Kutsal Kitap, Yedinci Günü’nün, haftanın başarılarından ayrı bir kutsal zaman olarak ayrıldığını kaydeder. Kutsal Yazı içinde geçen bu güne Sebt Günü (Şabat) denir. Bu gün, tarih boyunca haftalık döngüde Cumartesi gününe karşılık gelmiştir.
Kutsal Kitap, bunun Adem ve Havva’nın aklında bulunduğunu bile açıklar (Yaratılış 2: 1-3). İsa’nın açıkladığı gibi, “Şabat Günü insan için yaratıldı” (Markos 2:27). Bu, insanın menfaati için kasıtlı, anlamlı bir armağandı. Aslında Kutsal Yazılar, Tanrı’nın yedinci gününü diğer altısından benzersiz kılan kasıtlı üç eylemini kaydeder. O gün dinlendi, kutsadı ve kutsal bir gün olarak belirledi (Yaratılış 2: 2, 3).
Bu, O’nun yaratılışın bu son eylemine olağandışı bir anlam ve gaye vermiş olduğu anlamına gelir. İlk olarak, O, haftanın diğer günlerinde yaptıklarından dinlenmek ve O’na yansıtmak için zaman tanıdı. İkincisi, diğer altısına vermediği biçimde, yedinci günü kutsal, manevi bir bereketle doldurdu. Son olarak, bu 24 saatlik periyoda bir sınır çizdi ve O’nunla daha yakın bir ilişki kurmak için onu kutsal bir zaman olarak belirledi.
Kutsal Yazı dikkatli bir şekilde okunduğunda, Sebt Günü hakkında şaşırtıcı bazı gerçekler ortaya çıkar. İbrahim, Musa ve Yahudi ulusundan çok önceleri, nesiller onun bereketinden hoşlanırdı. İsa her hafta Sebt Günü’nü tutarak onu onurlandırmıştı (Luka 4:16). Öğrencileri de onu tutmuşlardı (Elçilerin İşleri 18:4, 11; 16:13). Ve o, Allah’ın yeni yaratılışında da tutulacaktır (Yeşaya 66:22, 23). Kutsal Kitap, Yaratılışta başlayan ve yeniden yaratılacak yeryüzüne ve bunun da ötesinde ebediyete uzanan Sebt Günü’ne itaatin kesintisiz döngüsünü özenle gözler önüne serer.
Öyleyse neden çoğu Hıristiyan pazar günü ibadet ediyor? En gerçekçi yanıt—o bir gelenektir. Kutsal Kitap’ta Tanrı’nın Sebt Günü’nü yedinci günden ilk güne değiştirdiği hakkında hiçbir kayıt yoktur. Haftanın ilk gününden bahseden pasajlar olsa da—birkaç tane vardır—bunlar yeni bir kutsamaya ya da kutsal zaman değişikliğine atıf yapmıyorlar. Aslında, Yeni Ahit, Pazar ibadetinin Hıristiyanlıkta kabul gören bir uygulama haline gelmesinden yüzyıllar önce yazıldı. Ancak Kutsal Yazı, Pazar gününü kutsal gün ilan edecek ve onu korumak için koyduğu emir üzerinde değişiklik yapacak girişimlerin Hıristiyanlık içinden çıkacağını öngörüyor.
Yine de, öğrenciler öldükten uzun zaman sonra bu değişim geldi. Bazı 2. yüzyıl Hıristiyanları, Yedinci Gün Sebt’ini tutmuş olsalar bile Pazar günleri İsa’nın dirilişini kutlamaya başladılar. Zulümden kurtulmak açısından diğerleri, yaygın olan putperest güneşe tapınmayı, Mesih’in dirilişini onurlandırmaya uyarladılar. Üçüncü ve dördüncü yüzyıllarda tarih, yedinci gün Sebt’i yerine genellikle Pazar gününün tutulduğunu kaydeder. Roma’daki kilise siyasi iktidarda büyüdükçe ve Roma Katolik Kilisesi’ne dönüştükçe yedinci gün Sebt’i yerine Pazar günü Hıristiyanların kutsal günü olarak resmen onaylandı. Günümüzde, Kilise, bu tarihi gerçeği, Kutsal Kitap’ın emirlerini değiştirebilen gelenekler tesis edebilme yetkisine sahip olduğunun bir kanıtı olarak göstermektedir.

Güvenmek İçin Bir Fırsat

Yine de Şabat’ın en büyük bereketi, Tanrı’ya güvenme fırsatıdır! O, bizler için istediği her şeyin, iyiliğimiz için olduğunu vaat etti. O’nun isteklerini yerine getirenlere bir bereket vermeye söz verir.
Sebt Günü, haftamın yedide birini O’na vermem konusunda Tanrı’nın davetidir. O zamanda hep birlikte, O’na daha yakın bir ilişki kurmam için beni kutsayacağına dair söz verir. “Şabat Günü’ne zevkli … derseniz … RAB’den zevk alırsınız” (Yeşaya 58:13, 14). Bu Sebt Günü bereketi benim için her hafta mümkündür.
O’nun getirdiği bu bereket beni fiziksel, zihinsel, sosyal ve ruhsal olarak yeniler. Beni yaşamın zorluklarından sakınır. Tanrı tarafından ilişkilerin canlı tutulması için verilen bu değerli zamanın ailemle ve arkadaşlarımla keyfini çıkarmaktan çok memnunum. Diğer imanlılarla ibadet etmek bana enerji veriyor. İncil’i araştırmak ve başkalarıyla paylaşmak zorunda olduğum fazladan zamanla kavrayış ve ilham elde ediyorum. Hizmet etmek, teşvik etmek ve Tanrı’nın bana yaptıklarını paylaşmak açısından zamanım olduğu için bereket alıyorum.
Sebt Günü bana tüm dünyevi projelerimden mola verme fırsatı verir. Eğer gerçekten Tanrı’nın isteğine güveniyorsam, işyerinde beni sıkıştıran bir projeye, sürüp giden gündelik işlere veya haftanın geri kalanında bitiremediğim işlere takılıp kalmam. Bu, Sebt dinlencesini kişisel bir tatil gününe ya da bana uygun göründüğünde takip etmeyi düşündüğüm iyi planlanmış bir güne dönüştürmekten korur. Mutlu bir birey olarak bunun bilincinde olmam ve geri kalan her şeyi diğer altı güne bırakmam Tanrı’nın isteğidir.
İsa’nın sözlerini doğru buluyorum. O bizim için Sebt Günü’nü yarattı (Markos 2:27). Yani Sebt Günü, Tanrı’nın kendi çıkarı için yaptığı bir şey değildir! İyiliğimiz için bizlere verdiği harika bir şeydir.
Böyle bir hediyeyi kabul etmek ve onu korumak için elimden gelen her şeyi yapmak konusunda ayrıcalıklıyım. Her Sebt Günü’nü sabırsızlıkla bekliyorum, çünkü Yaratıcım ve Kurtarıcımla vakit geçirmeyi çok seviyorum. Sebt Günü’nü hatırlamamı isteyen Tanrı’nın sözüne inanıyor ve Tanrı’nın taleplerinin benim bereketlenmem için olduğuna güvenmeye razı oluyorum.
Ayrıca bu harika tecrübenin tadını çıkarabilirsiniz. Nasıl olduğu konusunda, ya da daha fazla bilgi istiyorsanız, hemen bizimle irtibata geçin, size yardımcı olabiliriz.